BLOGGER TEMPLATES AND TWITTER BACKGROUNDS »

22 Nisan 2010 Perşembe

...

Susturdum seni, susturdum kendimi ve tüm çevremdekileri..."Alışmaya çalışmak diye bir şey yok alışmam gerek, üzülmemek diye bir şey yok üzülmem gerek...." diyordum. Alıştım bu duruma zamanla.Toparlandım.Senin konun her açıldığında içime bir kor düşmüyordu, "gereksiz bir konu" deyip kapatıyordum.İnsanlar "hemen atlattın bravo" diyorlardı. Hayatım da rayına oturmaya başlıyordu sen gittikten sonra, sanki sen bağlamışsın gibi basiretimi çözülmeye başladı her şey...Çok şey içimde kaldı, söyleyemedim sana, izin vermedin o "son" randevuya. Kaçtın. "Ayrılıyorum" demeden hemen önceki o usanmışlıkla vazgeçtim...Ne seni görmek ne senle konuşmak istiyordum artık. Bendeki tüm insani duyguları bitirdin. Bütün hatırları öldürdün. Kalbimdeki seni bırak, anılarımdaki seni bile öldürdün. Tabi kolay olmadı bu, öncesinde de çok acı çektirdin, çok ağlattın, sayende çok uykusuz geceler geçirdim.Ama iyiyim ben....1 aydan sonra bana o videoyu yolladığında kötü oldum ama kabul.Ağladım bile. Hatta inanır mısın şu an bile ağlıyorum. Belki de "son defa yeniliyorum sana, sen hiç anlamasan da." Son kez olması için dua ediyorum.Ama sana çok teşekkür ediyorum.Bana insanlara güvenmemem gerektiğini öğrettin, onlara hakettiklerinden fazlasını vermemem gerektiğini de, kapasitesiz insanlardan beklenti duymamayı da, "gönülden" sevmemem gerektiğini de...sayende "senin gibi" insanlar karşısında daha güçlü durucam belki.Sana çok teşekkür ederim. Akıttığım her gözyaşı sen gibi, senin bir anın gibi.....zehir gibi....akıp gidiyor benden. Kurtuluyorum. Çok teşekkür ederim sana.

0 yorum: